Fetret'in Manevî Yönü

Tarihteki büyük afet ve kötü olaylar, görünüşe fiziki ve sosyal açıdan açıklanabilcek olaylardır. Çoğu insan, bu kötü olayların maneviyat açısından değerlendirmeye almaz. Pompei faciası, Büyük İskender'in hayatı gibi birçokları, aslında büyük bir cezalandırıcı olaylardır...

Fetret devri, 1402 ile 1413 yılları arasında geçmişti. Ancak, bu duraklama döneminin asıl sebebi, çok daha gerilere dayanıyordu...

1. Murad'ın Kosova'da bir sırp tarafından hançerlenmesi üzerine, savaş arefesinde saltanat kaygısı oluşmaya başlamıştı. Ortada iki aday vardı; atikliği ve savaşçılığı ile ün salmış beyazid, bilgisi ve okumaya düşkünlüğü ile bilinen Yakup. Ancak Beyazid atak davranacak ve Kosova savaşının ardından kaçan kefereleri avlamak için arakalarından askerleriyle kovalayan Yakub'u, Beyazid tek başına atıyla gidip durdurmuş ve geri getirterek, saltanatın devam etmesi için öldürtmüştür. İşte bu andan itibaren, ne osmanlı Orhan Bey zamanındaki Osmanlı olacakı ne de sultanlar Orhan Bey gibi...



Osmanlı, kuruluş zamanında derviş ve alimleri hep başüstünde tutmuştu. Hatta, bu yüzden Karaman Beyliği'nin dervişleri sevmediği dahi iddia edilmektedir. İşte, o zamanın ünlü alimlerinden Somuncu Baba'nın yazdığı bir cümle;" Türkmen, zamanının en kötü halini yaşamakta... Karaman oğulları Şeyh Bedreddinin peşinde, Beyazid benlik kuşuna binmiş gözü kendinden başkasını görmüyor, Timur doğuda kan üstüne kan döküyor... Türkmen başkenti Bursa'da artık herşey akçeden sorulmakta..."Aslında bu sözler, Osmanlının düştüğü hali en iyi anlatıyor...

Doğudaki Timur'un hâli de farklı değildi. Altınorda'yı yıkarak zaten büyük bir stratejik hata işleyen Timur, doğudaki islam ülkelerini de silahla kendine bağlamaktaydı. Adeta bir ikinci Moğol faciası türünde, geçtiği heryeri dümdüz yaparak ilerliyordu. Topal Timur, kendini islamın ve türkmenlerin tek hükümdarı olarak görmekteydi.



Timur'un hocası, Peygamberimizin(s.a.v) 24. nesil torunu Seyyid Bereke, bakın bize neler anlatıyor:" Timur kana koşuyor, durmak nedir bilmiyor. Oğlunu kaybedince biraz duraksar oldu, ama kısa sürdü o hali. Sırada müslüman ili Hindistan var diyip duruyor. Artık herşeyimi bırakıp onun müslümanlardan elini çekip Çine yönlendirmeye çalışacağım. Osmanlı gazilerine Muhammed Şemseddin(emir sultan) adında bir öğrencimi yolladım. İnşallah, beyazidi durdurur ve Timur ile ittifak yapmalarını sağlar..."

O devirde, ortadoğuya iki buçuk devlet hakimdi; Osmanlı,Timur ve buçuk olan Karaman... Osmanlının başında, atikliği ile ünlü Beyazid bulunuyordu. Fakat, Beyazid'in bu kendini bilmezliğini durdurabilecek biri bulunmuyordu. Karaman beyliği ise, Osmanlıyı alaşağı etmenin yollarını Şeyh Bedreddinlerde buluyordu. Timur ise, kendi egosunun peşine düşmüş, Semerkand'dan tüm doğu illerinin komutasını sürdürüyordu...

Devir, savaş devriydi. İleriki yıllarda Timur,Hindistan'a yapacağım diyerek başlattığı seferi, aniden Osmanlı üzerine çevirerek, bu devrin cezalandırıcı rolünü üstlenecekti...