Fransa Kralı Louis, Alman Kralı Kondrad ve Birleşik Hristiyan orduları Kuddüs'e doğru yola çıktı. 145 bin kişilik zırhlı bir armadaya benzeyen Haçlılar, doğu ülkelerini talan etme rüyasıyla Anadoluya yelken açmışlardı. Selçuklu hükümdarı Sultan Mesud da, gerekli gerilla savaşı için şrtları hazırlamaya başlamıştı bile!
Haçlı ordusu Bulgaristan üzerinden İstanbul'a ulaşmış, Bizans İmparatoru tarafından da karşıya geçirilmişti. Fakat, haçlı ordusunun içinde gizli bir rekabet vardı, Alman ve Fransızların Avrupadaki hırsı buraya da yansımıştı. Ayrıca İmparator Komennos, Konya'ya karşı bir sefer hazırlığındayken, bu yeni haçlı seferinin tehlike oluşturabileceğini düşünerek Sultan Mesud ile ateşkes imzaladı. Bu davranışla Komennos, Hristiyan dünyasında ihanetle suçlansa da Sultan Mesud'un işine gelecekti. Zira, haçlı tehlikesi için ordusunu bölmemesi gerekiyordu...
Sultan Mesud, 25 Ekim 1147'de, Eskişehir yakınlarında Alman haçlı ordusunu büyük bir bozguna uğrattı. Ardından hızlı atlılarıyla yola çıkan Mesud, Denizli civarında Fransız ordusunu kıstırdı. Kanlı bir savaşın ardından Fransız ordusu geri çekilmek zorunda kalmıştı. Alman ve Fransız haçlı ordusundan geri kalanlar, Çukurova'ya, oradan da Antakya'ya ulaşabildiler. Lojistik olarak berbat duumdaki bu bir grup haçlı, Antakya'da yaptıkları toplantıda bu eksiklerini kapatmak için Börülüler ailesinin kontrolündeki Dımaşk'ı almaya karar verdiler. Ancak, burada da başarılı olamadılar. Üstelik, arkadan eyyübi ordularının geleceğinden korkuyorlardı. Sonunda haçlı ordusu, geçtikleri yerleri tahrip ederek geri çekilmeye başladı. Bu geriçekiliş, Avrupa'daki haçlılara duyulan kahramanlık, yenilmezlik gibi unsurların yok olmasını sağlayacaktı. İkinci Haçlı Seferi, fiyasko ile sonuçlanıyordu. Bu savaşın ardından Avrupaya dönen Frenk Krallar arasında savaşlar başlayacak, İslam alemi ise birbirine kenetlenecekti.
Son barbar istilası olan Haçlı seferleri, fiyasko ile sonuçlanıyordu!
0 yorum:
Yorum Gönder